Rol aldığı Temel İçgüdü (Basic Instinct) adlı filmle 34 yaşına geldiğinde şöhreti bulan Stone, yıllar önce, takvimler 2001’i gösterirken günlerce süren bir baş ağrısıyla kendini gösteren bir beyin kanaması geçirmişti.
Hatta anlattığına göre doktorlar tam da durumun ne kadar ciddi olduğunu atlayacakken onu yoğun bakıma gönderdiler. Bu sayede yüzde 1 olan olasılık gerçekleşti ve Stone da hayatta kaldı.
Bütün bunlar olup biteli yıllar geçti. Ama Sharon Stone, o dönem yaşadıklarını hiçbir zaman unutmadı.
Zaten ölümün bu kadar yakınına gidip sonra hayata tutunan hiç kimse bu eşi benzeri olmayan deneyimi unutamaz.
Bugün 64 yaşında olan Stone, Harper’s Bazaar dergisinin İspanya baskısına konuk oldu ve verdiği röportajda o günleri bir kez daha anlattı…
‘ÖLÜMLE ÇOK YAKINDAN TANIŞTIM’
Güzel oyuncu, yaşadığı o deneyimin bütün hayatını değiştirdiğini saklamadı. Beyin kanaması geçirdiği sırada yoğun bir huzur duygusuna kapıldığını söyledi Sharon Stone. Ardından da “Şunu söyleyebilirim ki ölümle çok yakından tanıştım” dedi.
Sharon Stone “O dakikalarda daha önce ölmüş arkadaşlarımın beni almaya geldiklerini hissettim. O anlarda korkunun bütün izleri silindi” dedi. O sırada hissettiği huzurun bütün paniğini de alıp götürdüğünü sözlerine ekledi Stone.
Ünlü oyuncu sözlerini şöyle sürdürdü: “Böyle bir deneyim yaşadığınız zaman hayatta hiçbir şeyin önemi olmadığını anlıyorsunuz. Aslında başarısızlığın yeni bir başarının başlangıcı olduğunu fark ediyorsunuz.”
Sharon Stone, 2001 yılında dokuz gün boyunca beyin kanaması geçirdi. Doktorlar ilk başta durumun ne kadar ciddi olduğunun farkına varmadı. Söylediğine göre o sırada yüzde 1 yaşama şansı vardı.
MESLEĞİNDEN UZAK KALDI
Sonunda doktorlar Stone’un ölümün kıyısına kadar geldiğini anladı ve hemen ameliyata aldı. Bütün bu hastalık ve ardından gelen iyileşme sürecinde Sharon Stone mesleğinden de uzak kaldı.
Bu iki yıllık sürecin ardından kariyerine dönmek de çok kolay olmadı anlattığına göre.
Sharon Stone bu konuda The Hollywood Reporter’a verdiği röportajda şunları söylemişti: “Yedi yılda iyileştim. O zamandan sonra da bana bir iş teklifi gelmedi.”
Geçirdiği ciddi hastalığın kariyerine zarar vereceğini bildiği için durumu önceleri gizlediğini anlattı Stone.
Bu konuda söyledikleri de Hollywood’un sağlığını yitiren yıldızlara bakışını gözler önüne sermesi açısından çok çarpıcı:
“Önceleri olup bitenleri kimseye söylemedim. Çünkü eğer size bir şey olursa oyunun dışında kalıyorsunuz. Ve bana da gerçekten bir şeyler olmuştu. Oyunun dışında kalmıştım.”
HER ŞEYİNİ KAYBETTİĞİNİ SÖYLEDİ
Geçirdiği beyin kanamasının ardından uzun süre işsiz kaldı anlattığına göre Sharon Stone. Bu sağlık sorunundan sonra sahip olduğu her şeyi kaybettiğini söyledi.
Stone’un bu konudaki değerlendirmesi şöyle: “Sektördeki yerimi kaybettim. Ben en seksi ve çekici sinema yıldızıydım. Tıpkı Prenses Diana gibiydim. O da bir zamanlar ünlüydü ve öldü. Ben de inme geçirdim…. Ve ikimiz de unutulduk.!”
Stone’un söylediğine göre böylesine ciddi bir sağlık sorunu yaşayıp iyileşmek için de epey zaman harcayınca sektör sizi unutuyor. Tekrar eski yerinizi almak için başa dönmeniz gerekiyor.”
‘DIANA GİBİ BENİ DE UNUTTULAR’ DEDİ AMA…
Aslında Sharon Stone, kendisinin de Prenses Diana’nın da unutulduğunu ileri sürse de gerçek pek öyle değil.
1997 yılında 36 yaşındayken ölen Diana hiç unutulmadı. Aynı şekilde kendisi tam tersini hissetse de Sharon Stone da unutulmadı.
Elbette söylediği gibi eski yerine yani zirvedeki konumuna tekrar ulaşmak için yeni baştan çaba gösterse de iyileştikten sonra birçok film için kamera karşısına geçti.
Ünlü firmaların tanıtım yüzü olarak reklam filmlerinde yer aldı.
